Question

ران يرين رين على١. ران عليه الحُزْنُ/ الهوى: غَلَبه وغطَّاه٢. رَانَ هَوَاهُ عَلَى قَلْبِهِ: غَلَبَهُ٣. كَلاَّ بَلْ رَانَ عَلَى قُلُوبِهِمْ مَا كَانُوا يَكْسِبُونَ

Accepted Answer

hakim olmak; hüküm sürmek; (uyku vb.) üzerine çökmek; ele geçirmek1. Ona hüzün/aşk hakim oldu./Onu ele geçirdi.2. Hevası kalbine hakim oldu.3. Hayır! Gerçek şu ki, yapıp ettikleri kalplerini kaplayıp karartmıştır. (Mutaffifîn/14)

Front	ران يرين رين على ١. ران عليه الحُزْنُ/ الهوى: غَلَبه وغطَّاه ٢. رَانَ هَوَاهُ عَلَى قَلْبِهِ: غَلَبَهُ ٣. كَلاَّ بَلْ رَانَ عَلَى قُلُوبِهِمْ مَا كَانُوا يَكْسِبُونَ
Back	hakim olmak; hüküm sürmek; (uyku vb.) üzerine çökmek; ele geçirmek 1. Ona hüzün/aşk hakim oldu./Onu ele geçirdi. 2. Hevası kalbine hakim oldu. 3. Hayır! Gerçek şu ki, yapıp ettikleri kalplerini kaplayıp karartmıştır. (Mutaffifîn/14)

Hakim ران رَانَ عَلَى Ele يرين رين على