Question

اكتسب يكتسب اكتساب١. إنه رغم الشهرة التي اكتسبها والمال الذي ادخره لا يملك رصيدا يكفي: رَبِحَها٢. إن لم يكن عندك ما يثبّت اكتساب الأموال التي اكتريت بها المحل فإنك سارق: جمعه، تحصّل عليه وربحه٣. اكتسب رئيس الجمهورية شعبية واسعة: جمعه، تحصّل عليه وربحه٤. كلما أكثرت من التمرين كلما اكتسبت كفاءة أكثر: جمعه، تحصّل عليه وربحه٥. اكتسب خبرة أثناء تجولاته وذلك في الغرب على وجه الخصوص: جمعه، تحصّل عليه وربحه٦. من يعمل ويتقن عمله يربح ويكتسب ثقة الناس: جمعه، تحصّل عليه وربحه

Accepted Answer

kazanmak, elde etmek, kesbetmek, iktisap etmek, sahip olmak, dönüşmek, edinmek, renk vb. yeni bir hale dönmek, birşeye sahip olmak, kazanç elde etmek1. Kazandığı şöhrete ve biriktirdiği paraya rağmen yeterli derecede sermayeye sahip değil.2. Eğer yanında mağazayı kiraladığın parayı nasıl kazandığını ispat edecek bir şey yoksa sen hırsızsın.3. Cumhurbaşkanı büyük bir popülarite kazandı.4. Ne kadar çok alıştırma yaparsan o kadar yeterlilik kazanırsın.5. Gezileri, özellikle de batıya gezileri esnasında deneyim kazandı.6. Kim çalışıp işini yaparsa kar eder ve insanların güvenini kazanır.

جمعه تحصّل عليه وربحه اكتسب Sahip Bir اكتساب